Bu Blogda Ara

23 Kasım 2010 Salı

Adı Henüz Konmamış




İlk kez mutluydu gözlerimdeki yaşlar,
Adı henüz konmamış.
Garip bir kader,
Meydan okuyordu,
Kederli gölgelerine zamanın.

Saklanması hoş bir sır gibi.
Dağıldı çürük düşünceler.
Dünden kalan yalnızlıklardı her yer.

Bir ağaç yeşerdi, bir kuş öttü yan yana.
Tepesinde pare atarken sessiz bir ölüm,
Uzaklaştı her zerresinden sağanaklarımın.
Ego tatmini, boş laf.

Sırları bilinmez dünyanın.
Karmaşık ağlar sarar bazen.
Bazen de,
Hayatın dağıttığı kartlar serilir,
Kömürleşen pamuk liflerine.
Unutulunca notaları şarkıların.
Kimi yükseklik korkusu,
Kimi can sıkıntısı.

Umuru olmaz kimsenin.
Durmadan yağıyormuş,
Gün ağarıyormuş.
Çekip durur günahları bir mıknatıs.
Dağlar yerinden oynar yeşerince umutlar.

İşte öyle bir andı, muhteşem.
Bir yanım Güneş, bir yanım Ay
Bir gün çaldı Felek’ten,
Kendimden beklediğim çıkışlarla.
Frezya kokulu.
Adı henüz konmamış,
Sevinçlerimin.

Suna Doğanay

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder