Sevdalar vardır...
Saman alevi gibi tutuşan, şehvetle, ihtirasla doruklarda...
ama kavuşulunca sevgiliye,
tutuverince elini, dudaklar değince dudaklara, duruluveren...
ayrılıkların rüzgârlarına dayanamayıp
sönen... Cüce sevdalar...
Sevdalar vardır... Orman yangını misali, dağ-gök kıpkırmızı..
sevgilinin gözlerinde yanan her bakışta...
ayrılıkların rüzgârlarında sönmek ne kelime,
daha da bir harlanan, dal-budak yükseliveren...
Yüce sevdalar...
Ve sevdalar vardır... Birden düşüveren yüreğimize,
kor gibi, hiç beklemediğimiz...
gizliden gizliye yakıp bitiren...
küllendiğini sandığımız, taa derinlerde yıllarca,
yaşamlarca, usul usul yanan, bizi eriten ve bir daha
kavuşamamacasına ayrıldığımız,
yitip giden sevgilinin
soluğundan bile birden kıvılcımlanan, parlayan...
Kara sevdalar...
Bora Akad
Bu Yazimi ilk Eskiler $amatasi için kaleme almi$ ve o zamanki Lise Müdürümüz Erdogan TEZIC'e okumu$ idim.. Galiba buraya astiginizin ardindan be$ on satir daha olacakti.. Duygulandidiniz, te$ekkür ederim..
YanıtlaSilHaa, Erdogan TEZIC'in bu yaziya tepkisi ne olmu$tu dersiniz ?
Neyse hiç sormami$ olun bu soruyu..Biz yine de $amatamizi GS'yi GS yapan geleneklerden biri hatta ülkenin gösteri sanatlari alaninda en etkin "ari kovan"i oldugu bilerek, hep ya$atalim yûregimizde.. bir kara sevdaymi$casina i$te ! Tekrar tesekkür ederim, bunca yildan sonra bu yazimla kar$ila$mak beni gençle$tirdi ! Sevinçle kalin, saglicakla ya$ayin !
Bora AKAD